Sırf Fenerbahçe Spor Klübünün ve onunla işbirliği yapan rezillerin pisliğini örtmek adına Türk Futbolu hançerleniyor!
UEFA; TFF'na "Arkadaş şike rezaletine bulaşanlara öyle bir ceza ver ki, bir daha aynı suçu işlemeye cesaret edemesinler" diye bastırırken, kulüpler birliği ise, "Fenerbahçemiz iki gözümüz, onu 2'nci Lig'e göndermek doğru olmaz" teraneleri düzmektedir!.
"Peki ya ortada bir şike gerçeği var, ve bunun üstünü örtmek imkansız, UEFA'yı da bu saatten sonra ikna edemeyiz" gerçeği hatırlatılınca, bu sefer de sağduyudan yoksun aynı güçler "Efendim UEFA'yı boş ver, içeride küme düşmeyi kaldıralım, dışarıda da Milli Takım'ı milli maçlara göndermeyelim olsun bitsin!" maskaralığı ile yol göstermeye bile cesaret edebilmektedirler!
Hukuk, ortak akıl, dürüstlük kimsenin umurunda bile değil!..
Akıllarınca bulabildikleri tek çıkış yolu; Fenerbahçeli yöneticilerin şike kepazeliğinin üstünü, "kedinin bokunu örtmesi gibi örtelim ve olayı zamana bırakalım! zaman her şeyi nasıl olsa unutur!
Eğer bu yola başvurulursa ilgililere tavsiyem; birde Fenerbahçeyi koruma kanunu da çıkartmalıdırlar!
Hatta bu da yetmez Fransa'dan aldığımız yasalara ilaveten, Türkiye'de Fenerbahçe Spor Kulübü şike yapmıştır diyenleri, mahkeme dahi etmeden derhal 10-15 Yıl gibi bir cezayla hapse bile tıkalım!.
Dürüstlük, ahlaki gelişim ve erdem ona yürüyenlere doğru koşar.
Ama yediği haltlarla Türk Futboluna kara leke düşürenleri kurtarmak adına ilkesizlik yoluna saparsanız, bir daha o bataklıktan çıkamazsınız!.
Fenerbahçe'yi kurtarmak hesabına, koskoca bir Türkiye'nin itibarını yok sayamazsınız!
Efendim "Şanlı bir geçmişi varmışta, onu 2'nci lige göndermek yazık olurmuş" falan-filan!.
Ama bunu söyleyenlerin unuttuğu bir şey var: Adaleti vicdan şekillendirir.
Bu ülkedeki bütün spor kulüpleri en-az Fenerbahçe kadar saygı ve itibara layıktırlar.
Ben Bursalıyım, diğeri Eskişehirli, bir başkası da Sivaslı ama herkesin tuttuğu kulüp gönlünde yatan aslandır.
Hepimiz tuttuğumuz takım galip gelince seviniyor, yenilince de üzülüyoruz.
Anadolu takımlarının bir çoğu büyük olarak anılan şikecilere yetiştirdikleri iyi futbolcuları satarak Süper Ligde tutunmaya çalışmaktadır.
Üstelik 3 büyükler olarak anılan o takımlar, devletten bir hayli de ayrıcalık görürler!.
Örnek mi, alın size Galatasaray'a tahsis edilen Olimpiyat Stadı..
Soruyorum; Galatasaray'a gazoz parasına verilen o stadyum'un bir örneği hangi Anadolu takımında var? Yok...
Üstelik aynı stadın bir örneği de, BJK için yapılacak.
Haydi gelin şimdi işin içinden çıkın bakalım; her türlü devlet imkanlarıyla şampiyon olan mı büyük takım, yoksa; imkansızlıklarla boğuşup, çeşitli katakullileri aşan Bursaspor mu daha büyük takım?..
Anadolu takımlarını yöneten kulüp başkanlarının bilmesi gereken en önemli unsur;
Kimse; Kulüpler Birliğinde, kapı arkasında, Anadolu takımlarına bir tutam ot gösterip, kendi yükünü onlara taşıtmaya kalkmasın!.
Anadolu takımlarını yönetenler de bu hususta çok dikkatli olmalı, Fener ya da bir başkasının suçuna ortak olmamalıdır.
Haaaa dürüstlük ve erdemden sapan olursa, şunu mutlaka göze almalıdır; ateşe bir girdin mi, üzerinde mutlaka izi kalır.
Dürüstlük ve erdem gibi ilkelerle hareket edenlere, giriş yolu serbesttir de, bu yoldan sapanlara "Çıkılır" diye bir yazı yoktur.
Bir kere o çamura elini soktun mu, bir daha o çamuru yıkayacak suyu bulamazsın!.
Bence yanlışa ortak olup, ömür boyu başın eğik gezmektense. zaman zaman değil, her zaman dürüst davranarak, gelecekte bizden söz edilirken, evlatlarımıza minnet ve şükranla anacakları bir mazi bırakmalıyız... Mazisine söz söylenmesini istemeyenler, hukuk'un DNA'sı ile oynanmasına izin vermezler.
Kimsenin de onları menfi olarak eleştirme hakkı olmaz.
Kimsenin de onları menfi olarak eleştirme hakkı olmaz.
Basit gibi görünen çözümlerin ardında her zaman bir tuzak vardır!.
Fenerbahçe'yi kurtarmak o kadar basit değil. Ayrıca ne hali varsa kendisi görsün.
"Ben senin sırtına bineceğim, sen de beni taşıyacaksın" dönemi, Fenerbahçe'ye de olsa kapansın artık.
Önümüzde iki yol var: Ya futbolun itibarını kurtaracağız, ya da Fener'i hukuk dışı yollarla kurtarıp, o çamura bizde oturacağız!. Bir üçüncü yol ne yazık ki yok....
Kalın sağlıcakla....
