Ergenekon sanığı ve Ankara’da bir dönem Başbakanlık muhabirliği yapan Fatma Sibel Yüksek, İklim Bayraktar ile CHP’liler arasında geçen olayı değerlendirdi. Yüksek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumunun utanç verici olduğunu, çakma bir dosyayla tuzağa düşürüldüğünü, “Büyük balık” yakalayacağım derken, elinde oltanın ipiyle kalıverdiğini söyledi.
MUHAMMED EMİN / İSTANBUL
Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında tutuksuz yargılanan Fatma Sibel Yüksek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumunun utanç verici olduğunu, çakma bir dosyayla tuzağa düşürüldüğünü, “Büyük balık” yakalayacağım derken, elinde oltanın ipiyle kalıverdiğini söyledi.
Oda TV internet sitesi muhabiri İklim Bayraktar’ın, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kendisini taciz ettiği ve söz konusu taciz olayının CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’e ilettiği yönündeki iddialar kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. Ankara’da bir dönem Başbakanlık muhabirliği yapan Fatma Sibel Yüksek, Ergenekon soruşturması kapsamında yargılanan eşi Behiç Gürcihan’a ait internet sitesi olan “acıkistihbarat.com”da, İklim Bayraktar ile CHP’liler arasında geçen olayı değerlendirdi. Yüksek, CHP’de, “Ben Odatv’den geliyorum” diyen birine sırf bacakları uzun ve saçları sarı diye bütün kapıların açıldığını, 25 yıllık parti muhabirlerinin giremediği yerlere girildiğini söyledi. İklim Bayraktar’ın, eski bir kurt olarak tanımladığı CHP Genel Başkanlığı İletişim Koordinatörü Baki Özilhan’ın bilgisayarının başına oturup mail atacak kadar yakınlaşabildiğini kaydeden Yüksek, “Muharrem İnce gibi kendisinden siyasi tecrübe ve feraset beklenecek bir parti yöneticisi bile bu kadına bir AKP’linin ‘uygunsuz halleri’ konusunda haber yaptırmaya kalkışıyor. Evine kadar gidip otomobiliyle alıyor. Sonra ikisi de ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar, haberi yapamadıkları gibi kamuoyu nezdinde kendileri perişan oluyorlar...” dedi.
Fatma Sibel Yüksek, Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumunun ise utanç verici olduğunu belirterek, “Ne idüğü belirsiz bir internet muhabiri ile muhatap olup, onun anlattığı seviyesiz şeyleri dinleyebiliyor. Konu ister Deniz Baykal, ister ‘üst düzey bir AKP’li’ olsun, Kılıçdaroğlu bir parti başkanı olarak ağırlığını bilip bu kadınla muhatap olmamalıydı. ‘AKP’li hakkında malzeme getireceğim’ dese bile ilgilenmemeli, ensesinden tuttuğu gibi dışarı atmalıydı. Sonra da ‘Bu kadın bir daha bu partiden içeri girmeyecek’ diye talimat verip parti içinde o kadar rahat hareket edebilmesine fırsat verenlerden hesap sormalıydı” diye konuştu.
“BÜYÜK BALIK YAKALAYACAĞIM DERKEN, ELİNDE OLTA KALDI
Fatma Sibel Yüksek, şunları söyledi:
“Bu olaydan anlaşılıyor ki Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘dosya merakı’ kendisi için bir zaaf haline gelmeye başlamış. ‘Elimde dosya var’, ‘görüntü var’, ‘kayıt var’ diyen kapıdan destursuz girebiliyor. Böyle giderse, CHP liderini çakma bir dosyayla tuzağa düşürürler. ‘Büyük balık’ yakalayacağım derken, elinde oltanın ipiyle kalıverir.. Bu olaydan şunu da anlıyoruz ki CHP ile Odatv arasındaki ilişkiler fazla girift hale gelmiş, mesafeler ortadan kalkmış. CHP, Odatv’yi istediği haberi pompalayabileceği bir mecra olarak görmeye başlarken, Odatv de ‘fırsat bu fırsat’ deyip CHP’nin etinden, sütünden yararlanmaya kalkışmış. Eldeki televizyonu ucuza kapatıp voltranı oluşturmaya çalışmışlar... .”
