


Gazeteciliği bir zamanlar gazeteciler yapardı. O dönemlerde gazetecilik itibarlı bir meslekti.Toplum içerisine bir haber yayıldığında, o haberin doğruluğunu anlamak için gazetelerde yayınlanıp yayınlanmadığına bakılırdı ve o haber gazetede yayınlandığı şekliyle kabul görürdü. Peki bugün öyle mi? Günümüzde gazete ve görsel basın holdinglerin eline geçtikten sonra, gazetecilikte de ne yazık ki, ne şeref kaldı ne de itibar!..Çünkü holdingler gazeteciliği halkı bilgilendirmek için değil de para kazanmak için yapıyor...O zaman da fazilet ve erdem boğuluyor gazeteciliğin içinde!..

Maden suyu Üreticileri reklam vermedi mi, "Maden suyu içen 3 kişi zehirlenerek öldü" diye haber yaptın mı, maden suyu üreticileri dize gelir, istediğin fiyata istediğin reklamı istediğin gibi alırsın. İş bu kadar kolay. Çünkü ticarette en önemli kural" itle dalaşmaktansa, çalıyı dolanmak daha hayırlıdır" felsefesi geçerlidir. Peki dün "Maden suyu zehirliyor" diye haber yapanlar, bugün maden suyu ile ilgili ne çeşit haberler yapıyorlar dersiniz? Tabii ki, reklam pastasından istediği kocaman bir payı kaptıktan sonra, alçaklıkta sınır tanımayan bir kısım medyamız bugün yaptığı haberlerde halka "Hergün en az 2 şişe Maden Suyu içilmesi gerektiği" yönünde haberler yaparak maden suyu tüketimini arttırmaya çalışmaktadırlar!...
Yine aynı medya gurubu geçmiş dönemlerde istediği ihaleyi alabilmek için yaptığı haberlerle "10 yıl sonrasını görüyoruz" gibi "dokuz sütuna manşet" atar ve istediğini elde ettikten sonra da yağmalanacak başka bir nimet ambarı arardı. Eğer istediğini elde edmezse, elindeki medya gücünü seferber eder, şirretliğini konuşturarak iktidarları dize getirirdi!..
Bilir misiniz, ticari habercilikte en büyük alçaklık; ticareti yanlış kulvarda yapanların arasına, doğru ve dürüst ticaret yapanların da katılarak verilmesidir. Yani yanlışlarla doğruların bir arada harmanlanmasıdır...Bu alçakça oyunu son günlerde zayıflama ürünleri ticareti yapan firmaların hedef alınmasında görüyoruz. Evet zayıflama ürünlerinde bir zamanlar "sibrutamin" denilen yasak bir madde vardı. Ama bu ürünlerin fark edilmesiyle birlikte piyasada satılması ilgili bakanlık tarafından yasaklandı. Bugün o ürünlerin zaten piyasada yeri yok...Yani satılamıyor. Ama malüm medya organı sırf reklam açısından dürüst firmaları dize getirebilmek için, "sibrutamin" ihtiva eden ve satışı yasaklanan "zayıflama hapları"nı mevzi yaparak, reklam alabilmek uğruna dürüst ticaret yapan firmaları karalamaya çalışmaktadır. Ne zamana kadar tabii ki, reklam pastasından istediği kocamaaan bir dilimi kapana kadar!.. o dilimi kaptı mı, haberlerin hemen maden suyu örneğinde olduğu gibi muhtevası değişecek, bu defa zayıflama haplarının faydalarından söz etmeye başlayacaklardır.
Evet; haydi adını da vereyim, bakalım "Doğan Medyası", içeriği zararlı madde ihtiva etmeyen ürün satışı yapan, dürüst firmaları dize getirebilecek mi? Bakalım "şirretlik" mi galip gelecek, yoksa dürüstlük mü? Bekleyip göreceğiz...
Kalın sağlıcakla


