Tarihimizde ülkeye gerçek anlamda hizmeti dokunmuş siyasetçilerin ne yazık ki, değeri öldüklerinde anlaşılıyor!.
Örnek mi; "Turgut Özal'ın değeri sağlığında biliniyordu" diyebilir miyiz?
Hizmetlerine bakmadan gazetelerde her gün boy-boy çoluğu-çocuğunu hafife alan, seviyesiz haberler yapan alçakların gazetelerini satın alarak, bir anlamda o alçakların sponsorluğunu bizler yapmadık mı!.
Mekanı cennet olsun Özal öldükten sonra ne oldu?
Darbeci kansızlar ve tencere-tava medyası bir konsorsiyum oluşturup, istedikleri hükumeti başa getirterek, milli nimet ambarlarımızı yağmalamadıları!
Ne hazine kalmıştı, ne de milli servet!.
IMF'le akraba olmuştuk!
Neredeyse her gün kapımıza gelip sivil iktidarı hesaba çekerek, ülkemizin nasıl idare edileceği hususunda, "Demokrasi-Cumhuriyet nutukları atan soytarılara" kendi memurları gibi talimat verip yönettiler!
Buna rağmen ekonomi çökmüş, IMF'nin talimatıyla Kemal Derviş ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı yapılmıştı!
Neredeeeen-nereye; bugün ülkemiz dış dünyada itibarlı bir konuma geldiyse, batı-Avrupa ekonomik dar-boğaz yaşarken ülkemiz bundan etkilenmiyorsa, geçmiş yıllarda burnundan kıl dahi aldırmayan omuzu kalabalıklar, bugün hakim karşısında esas duruşta hesap veriyorsa, iktidar darbeci alçakların güdümünden çıkıp, gerçek anlamda "Cumhurun" iktidarı olduysa, bu başarıda en büyük pay sayın Erdoğan ve arkadaşlarının dır.
Sayın Erdoğan; ülkemizi bugünkü konumuna getirmek için mücadelesini "Elleri cebinde, ya da yan yatarak!" vermemiş, muhtar dahi olamayacak konuma düşürüldüğü halde, dişiyle tırnağıyla kazıyarak hak-ettiği yere gelip, ülkemizi içine düştüğü buhran ve bunalımdan çıkartmayı başarmıştır.
''Siyaset açısından AK Partinin iktidara gelişi bir milattır''
O günden bu yana ülkemiz çok değişti çoook...
Taşlar yerine oturuyor...
Kendini ülkenin sahibi sanan vicdanı delik(!) hainler de, bu sayede "Kalburun deryadan bir şey götüremeyeceğini" anlamaya başladılar.
Haaa "Dumansız dağ olmaz!" misali ülkemizdeki bütün olumsuzlukları bir anda bitirmek, elbetteki mümkün değil.
Devletimizin bağırsaklarını temizlemeden, ülkemizi tam anlamıyla elbetteki bir "Dünya cennetine" çeviremeyiz.
Ama en azından çevremize şöyle bir bakınca, iyi günlere doğru hızla ilerlediğimizin farkındayız. Ve bu inanç büyük-küçük herkeste oluştu.
Arkadaşlar; "Yüksek Öğrenim Harçlarının" kaldırılması hususunda Üniversiteli yıllarımızda gösteriler yapıp, bu yüzden güvenlik güçlerimizden az cop yemedik! Peki sesimizi kime duyurabildik? Ekonomist Tansu hanıma mı, yoksa "Budapeşte kumarbazı Mesut'a mı".
"Benim halkım, benim sanatkarım, benim çiftçim" teraneleri okuyarak, 7 kere gidip sekiz kere gelen demagoji üstadının ve diğer zorbaların şu ülkeye hangi hizmetleri oldu Allah aşkına?
Eğitim, dış politika, iç politika, ve diğer sosyal politikalar onların döneminde tamamen felç ti.
Malum locaların siyasal hayatımıza sokuşturduğu o "truva atları" yeğenlerini, aile fotoğrafında yer alan hırsızları, ve soygunculukta uzmanlaşmış diğer zorbaları doyurmaya çalışmaktan, benim halkımı hiç akıllarına getirdiler mi ne dersiniz!
Bugün "Yoldaş Kemal"in iftiralarını pehlivan tefrikası gibi yayınlayan çiftetelli-medyası, o günlerde "Başbakanlık uçağı" ile Budapeşte'ye kumar oynamaya giden ve orada "mafya bozuntularıyla kirli işler çevirirken" burnuna yumruk yiyen, "Kumarbaz başbakanın" ülkemize yaşattığı o küçültücü olayın peşine niye düşmediler dersiniz?
Oysa bildiğim kadarıyla uçakta bulunan iki gazeteci de, o rezil olaya tanıklık etmiş ama, patronları izin vermediği için, gazeteci olduklarını unutup, olayı haberleştirmeye cesaret edememişlerdi!
Dostlarım; geçmişe bakmadan bugünü anlayamayız.
"Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur." Büyük bir eser ortaya koyabilmek için çok hizmet gerekir.
Sayın başbakan; hem önüne konan engellerle mücadele etti, hem de halkına hizmet etti.
Sayın Erdoğan başkanlığındaki AK Parti, Türkiye'nin hayat damarlarına bir güneş gibi doğmuştur ve bu koşullar altında her seçimde iktidara gelebilecek tek partidir.
Çünkü rakibi yok!.
Yaptığı sayısız iyi hizmetlerin yanında yanlışları yok mu? Elbette var; ama karınca gibi çalıştığı için daha uzun yıllar iktidarda kalacaktır. Hakkıdır da, siyasi tarihimizde rastlanmayan böyle bir başarıyı takdir etmemek mümkün mü...
